Sevgili Okuyucularım;

    Finlandiya ve İsveç'in bu ayın sonunda NATO'ya katılmak için resmi taleplerde bulunmaları bekleniyordu,  iki ülke de Rusya'nın Ukrayna'ya haksız müdahalesini gerekçe göstererek Avrupa'daki güvenlik dinamiklerini değiştirdiğini ve Kremlin'in nükleer tehditlerine ortak savunma gerektirdiğini vurgulayarak, NATO yolunu işaret etiler.

Finlandiya şimdiye kadar, NATO ve Rusya'nın Avrupa'da varlıklarını korumak için Soğuk Savaş'ın zirvesinde bile tarafsızlık ilkesini sergiledi.

     NEDEN NATOYA KATILIM İHTİYACI DUYULDU AÇIKLAMASI.

    “Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı başlatmasından bu yana işler değişti ve şimdi kendi ulusal çıkarlarımız doğrultusunda kendi kararlarımızı vermek zorundayız” diyorlar.  

    “Finlileri ve Finlandiya'yı güvende tutmanın en iyi yolu, Batı'nın bir parçası oluşumuzdur.”  Diyorlar.

    Finlandiya'nın Avrupa İşleri Bakanı Tutti Tuppurainen bir açıklama yaparak,

       “Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesinden bu yana kamuoyu değişti.   Geçen yılın sonunda, Finlandiya halkının dörtte biri NATO üyeliğini destekledi. Son anket, yüzde 76'sının şu anda NATO’dan tarafta olmaları, NATOYA katılmaktan yana olduğumuzu gösteriyor.”

  Son duruma bakılırsa, Finlandiya, şimdiye kadar bloklara katılmama statüsünü koruyan İsveç ile NATO üyeliği için ortak bir başvuru yapmayı kararlaştırmıştır.

RUSYA NE DÜŞÜNÜYOR!

     Rusya, Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılması halinde Rusya'nın Kaliningrad yerleşim bölgesine nükleer silahların konuşlandırılması da dahil olmak üzere askeri teknik yerleşimi olarak adlandırdığı nükleer tehditte bulundu. Ancak bu tür nükleer tehditlerin ters etki yarattığı, NATO istem arzını hızlandırdığı görülmektedir.

     Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'ya askeri müdahaleden önce NATO'nun Doğu Avrupa'daki kuvvetlerini geri çekmesini talep etmişti. Karşılık bulmadığı görüldü. Devletler artık sopayla hizaya getirilemiyor.

     Finlandiya ve İsveç’i, NATO üyeliği bu ülkelerin stratejik konumlarında köklü bir değişiklik alanına taşıyacaktır.

    Demek oluyor ki, 1917'de Rusya'dan bağımsızlığını ilan ettiğinden bu güne kadar, Finlandiya Rusya hakkında sesiz kalarak, tarafsız, blok olan bir ülke olmuştu. Ancak Rusya'nın Ukrayna'ya müdahalesi, ülkeyi Rusya’dan doğu komşusundan gelen bir tehdit karşısında güvenlik ihtiyaçlarını yeniden değerlendirmeye taşıdı.

     Finlandiya Cumhurbaşkanı Saulu Niinisto ve V.Putin arasında İskandinav ülkelerinin NATO'ya katılma niyeti hakkında bir telefon görüşmesi yaptılar. Görüşmenin, gerginlikleri önlemek için önemli olduğu düşünülüyor, "dedi.

    Kremlin'in telefon görüşmesine ilişkin açıklamasında Putin, Niinisto'ya Finlandiya'nın tarafsızlık politikasını terk etmesinin Rusya-Finlandiya ilişkilerini olumsuz etkileyeceğini net olarak söylemiş.

     Ve, Niinisto ve Finlandiya Başkanı Sanna Marin Perşembe günü yaptıkları açıklamada, ülkelerinin "gecikmeden" NATO'ya katılmasını istediklerini açıkladı. Ukrayna'daki Rus müdahalesine yanıt olarak geleneksel olarak tarafsız olan bu ülke için ilk defa büyük bir politika değişikliği vurgusu sayılmaktadır.

    NATO'nun Ukrayna'daki çatışma fonunun olası bir genişlemesi için, Cumartesi günü, Berlin'de ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'ın katılımıyla yapıldı. NATO dışişleri bakanları toplantısında önemli bir tartışma konusu Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt ÇAVUŞOĞLU’nun gündeme getirdiği PKK/YPG gibi terör örgütlerine sağladıkları destekten dolayı veto edileceği konusu oldu.

    Türkiye’nin, Cumhur Başkanı  Recep Tayyip Erdoğan’ın, Cuma günü yaptığı açıklamada, ülkesinin Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılmasını desteklemediğini ve gerekçe olarakta, PKK/YPG terör gruplarına yaptıkları destekleri göstermiştir.

     İsveç ve Finlandiya'nın dışişleri bakanları Cumartesi günü Berlin'de gayrı resmi bir Kuzey Atlantik Konseyi yemeğine katıldılar. Nemi konuştular? NATO’ya katılım konusundaki hızlandırma kararlılıklarını!

   Ve; NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Stockholm ve Helsinki'nin ittifaka katılma sürecini mümkün olduğunca hızlandırmak istediğini vurguladı.

     Stoltenberg, Pazar günü NATO'nun İsveç ve Finlandiya'nın üyeliği konusunda Türkiye ile ortak bir dil bulabileceğine dair güvenini dile getirdi. Nafile  düşünce olması muhtemeldir.

      Jens Stoltenberg, video bağlantısıyla gazetecilere verdiği demeçte, "Türkiye'nin dile getirdiği endişeleri üyelik veya üyelik sürecini geciktirmeyecek şekilde çözebileceğimizden eminim" dedi.

      NATO dışişleri bakanlarının Berlin toplantısının ardından açıklama yapan Mövlud Çavuşoğlu, İsveçli ve Finlandiyalı mevkidaşlarıyla görüştüğünü ve Türkiye'nin endişelerini dikkate almaları gerektiğini söylediğini açıkladı.

        Çavuşoğlu, Türkiye'nin kimseyi tehdit etmediğini ve nüfuz arayışında olmadığını, ancak İsveç'in Türkiye, ABD ve Avrupa Birliği'nin terörist bir grup olarak gördüğü PKK/YPG  terör gruplarına desteklerini ifade ettiğini  sözlerine ekledi.

      BİLİNKEN’E GÖRE: Stoltenberg, Türkiye'nin önemli bir müttefik olduğunu, İsveç ile Finlandiya'nın NATO üyeliği konusundaki endişelerini gidermek için masaya oturulacağını ve uzlaşılacağını söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Blinken de, "Süreç işliyor. Fikir birliğine varacağımıza inanıyorum" diyor.

       LİNDE’ye GÖRE; Türk tarafı ile "Suriye'nin kuzeyindeki oluşumdan dolayı" anlaşamadıklarını kaydeden Linde, "Biz PKK'nın terör örgütü olduğunu kabul ediyoruz. Kuzey Suriye'deki oluşum için aynı şeyi düşünmüyoruz, birçok NATO ülkesi de düşünmüyor. ABD ve diğer NATO ülkeleri gibi biz de Kuzey Suriye'deki o  örgütleri ile görüştük" diyor. Görüştükleri Örgütler PKK/YPG ve silahlı terör örgütlerinden başkası değil.

    CUMHUR BAŞKANI ERDOĞAN;  'İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğini veto ederiz' diyor.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca, "Yunanistan'la ilgili NATO konusunda yanlış yaptı bizden önceki yönetimler. Yunanistan'ın, NATO'yu arkasına alarak Türkiye'ye karşı takındığı tavrı biliyorsunuz. Bu konuda ikinci bir yanlışı Türkiye olarak işlemek istemiyoruz” diyerek Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğine dair, “veto" sinyali verdi.

      Cumhur Başkanı Erdoğan, itirazına gerekçe olarak, İskandinav ülkelerinin “terör örgütleri için bir nevi misafirhane” olduğunu söylemiş ve İsveç ile Finlandiya’nın terör örgütü PKK/YPG’ye desteklerini göstermiştir.  

    Yunanistan’ın HATO üyeliği gerçekten basiretsiz bir iktidar döneminde yapılmıştı. Bu gün Dış politikada İsvec ve Finlandiya konusunda yapılan açıklamalar kapsamında hareket edilirse Türkiye halkı tarafından alkışlanarak tarihe not düşülmüş olacaktır. Yok Avrupalıların bazı açıklamalarındaki gibi, “Türkiyenin karşı çıkmayacağına dar sözleri” hayata geçirilirse, Türkiye için, Erozyon yaşayan politikaları negatif not olarak tarihte yerini alacaktır.

      Sağlıklı Yaşayın sağlıcakla kalın.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner42

Haber Sabah
Manset24 Haberleri
Haber Entel