100 yıl önce Çanakkale’de insanlığa bir milletin vatanını korumakta “nasıl bir kararlılık göstermesi” gerektiğinin eşsiz hikâyesi bir destana dönüşerek yazıldığını ifade eden MHP’li AKÇAY Çanakkale Zaferinin büyük Türk milletinin inandığı bir ülkü uğruna, hürriyeti uğruna, milletinin birlik ve beraberliği uğruna nelere göğüs gerebileceğini gösterdiğini belirtti.
Çanakkale Zaferinin büyük Türk milletinin varlığına yönelmiş ve artık sabır sınırlarını zorlayan tehditler için neleri göze alıp, nasıl başarabileceğinin emsalsiz bir örneği olduğunu ifade eden MHP’li AKÇAY açıklamasında “Çanakkale’nin manevi semalarında nice güneşler bir hilal uğruna batarken, bu iklimin tayfında Selahaddin’ler, Kılıçarslan’lar, Bedr’in yiğitleri belirmekte, o mukaddes son hak emri gereğince vuku bulduğunda Asım’ın nesli ebedi istirahatgahı Peygamber efendimizin kucağında bulmaktadır. Çanakkale zaferi Mehmet Akif Ersoy’un mısralarında, onun hünerleriyle bir destana dönüşmüştür.” dedi.
MHP’li AKÇAY konuşmasına şöyle devam etti: “Çanakkale Zaferinin 100 üncü yıldönümünün gururunu yaşadığımız bugünlerde ülkemiz düşman işgalinin biçim değiştirmiş haliyle karşı karşıyadır. Ülkemiziniz dâhilinde iktidara sahip bulunanlar yönlendirmesi ve icrasıyla açılım adı altında bir yıkım projesi yürütülmektedir. Hükümet ile bölücü terör örgütü arasında devam eden ve İmralı canisinin hazırladığı metin çerçevesinde devam eden müzakere süreci ülkemizi bir makas değişimine getirmektedir. İleride tarihin uzun uzun yazacağı bu talihsiz günlerde Türkiye’nin temel değerlerine, milletimizin birliğine ve kimliğine yönelik olarak başlatılan bir çözülme ve dağılma kampanyasıdır. Süreç bu haliyle bir beka sorunudur. Süreç terörle mücadele konusunda başarısızlığını itiraf eden hükümetin önce terörle müzakere sonra da terörle mütareke ettiği bir dönemdir. Çanakkale zaferi, Türklüğün onuruna ve kutsallarına el ve dil uzatmaya yeltenen, Türk milletinin gücünü imtihan etmeye kalkışan bugünkü ihanet odaklarını nasıl bir sonucun beklediğini anlamaları açısından, ders almaları gereken tarihi bir ibret ve ihtar vesikasıdır. Bu vesileyle ‘18 Mart Şehitler Günü'nde; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve aziz ecdadımız olmak üzere, Türk vatanını koruma ve kollama görevini yürütürken şehitlik mertebesine ulaşan bütün şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum.”