Geçtiğimiz pazar günü Türkiye AK Parti Kongresine kilitlendi. Çünkü bu kongre herkesi yakından ilgilendiriyordu. İktidar partisinin kongresiydi ve bir sistemin bitişi ile birlikte yeniden yapılanması gereken yeni bir sisteme Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesinin ilk adımıydı. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın vereceği demeçler sadece Türk kamuoyunu değil, tüm dünyayı da yakından ilgilendiriyor ve bu sistemle gelecek veya yapılacak yeni reform hareketlerinin neler olacağı konusunda nelerin söyleneceği merak konusuydu.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi demek bir başkanlık sistemi demektir. Başkanlık sisteminde esas kuvvetler ayrılığı prensibidir. Siz kuvvetleri birbirinden ayıramazsanız kuvvetler birliğini oluşturursunuz ve bunun sonucunu dahi düşünmek istemiyorum. Evet kongre bana göre bekleneni vermedi çünkü oluşturulan yeni MKYK'da pek fazla bir değişiklik görünmedi. İki gencin sembolize edildiği kurul bana göre partide bir ikilem doğurabilecek ve bir takım homurdanmalara sebebiyet verecek nitelikte olduğu gözlemlerimiz arasındadır.

Kongrede en önemli beklentinin demokratikleşme ve kalkınma konusunda gerekli reformların yapılması konusunun işlenmesi idi. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanı gereken çalışmaların yapılacağı konusunun üzerinde hassasiyetle durdu diyemeyeceğim sadece demokratikleşme ve kalkınma çalışmalarından bahsetti. Oysa hala 12 Eylül'den kalma kokuşmuş ve Türkiye siyasetin ve siyasetçinin önünü kapatan siyasi partiler ve seçim yasalarının değiştirilip tam demokratik bir hal alması konusunda tatmin edici bir söylem söylemedi. Oysa beklentiler o yöndedir. Türk insanı bu ucube yasalardan bıkmıştır. Yıllardır ayni terane sürüp gitmektedir. Liderler sultası bitirilemiyor Türk insanı yalakalıkla bir yerlere gelebilme zorunda kalıyor ve netice de yalaka bir toplum oluşmasına sebebiyet veriliyor.

Siyasi partiler yasası bugünkü haliyle kalacak olursa korkarım ki o korkulan kuvvetler birliği oluşur ve ülkeyi felakete sürükler. Allah hak getire bir muhalefet var ne istediğini bilmiyor. Kabız olmuş fikir üretemiyor istemezükten başka hiç bir beceri sergilemiyor. Aslında sistem iyi çalışırsa başkanlık sistemi gerçekten ülkemiz adına büyük kazanımlar getirecek, toplumsal irade de bu sisteme evet dedi. Şimdi bunun içini demokrasi ile nasıl taçlandırılır kısmını konuşup tartışmamız gerekirken hala neleri konuştuğumuza bir bakıyorum da gerçekten ülkenin çok güçlü bir muhalefete ihtiyacı var. Alternatif bulamayan halkımız haklı olarak yine yüzde 50’lerin üzerinde oy vererek AK Partiyi haklı olarak iktidar yapıyor ve de yapacaktır. Dikkat ederseniz bu kongre sonrasında CHP hiç bir kayda değer bir eleştiri yapamadı ve yapacak gücü de yok çünkü adamlar 1920’lere takılıp kalmışlar.

Şimdi yapılması gereken acil siyasi partiler yasası ve seçim yasalarının değişmesi parti genel merkezleri tek seçici olmaktan çıkarılmalı. Dilimde tüy bitti ama anlatmaya devam edeceğim. Seçim yasaları değişmeli tam demokrasi ile ülke kucaklaşmalı ve bana göre Türk demokrasisini önündeki en büyük engel bu iki yasadır şimdi bunları konuşma zamanıdır. Cumhurbaşkanımız çok demokrat biridir diyebilirsiniz ama o da fanidir. Yasalar kişiye göre değil topluma göre uyarlanmalıdır. Muhalefetin talep edeceği hiç bir şey yok bari biz gündeme taşıyalım ve ülkemizi tam demokrat bir ülke konumuna getirelim anlayışı ile bunlara kaleme döküyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımız inanıyorum bu konularda da gerekeni yapacak ve tarihteki yerini alacaktır. Beklentilerimiz bu yöndedir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner42

Haber Sabah
Manset24 Haberleri
Haber Entel