''10 Ağustos yeni Türkiye yolunda önemli dönüm noktası olacak”diyen R.Tayyip ERDOĞAN gerçekten onu bir şiirden dolayı ceza evine gönderen zihniyet ‘’siyası hayatı bitti‘’ gibi içi boş şablonları manşetlerine taşıyıp onun muhtar bile olamayacağını teraneleri çalanlar haklı çıktı.

Çünkü hiçbir zaman muhtar olmadı. Olamayacak da. Çünkü o başbakan oldu ve Türkiye tarihinin kesintisiz 12 yıl gibi üst üste en uzun dönemi rekorunu kırarak yerini sağlam tuttu.

Yükseliş trendini hep yakaladı. Dünyada gelişmekte olan ülkeler statüsünden ülkemizi çıkararak gelişen ülkeler statüsüne getirdi. O yılmadı, “mücadeleye devam” dedi.

Kararlıydı, “başaracağım” dedi ve başardı. İktidara geldiğinde kaygıları olanlardan biriydim ne yalan söyleyeyim. Ancak ilk icraatı beni heyecanlandırmıştı . Katı merkeziyetçi bir anlayışı terk eden ve Adem-i merkeziyetçi bir yapıya yönelişin sinyallerini daha işe başlar başlamaz milletvekili lojmanlarını satarak vermişti.
Onu tutucu, çok muhafazakar yapısıyla tanıyanlara önemli dersler verdi. Şunun mesajını veriyordu;

-Ben iyiyi muhafaza ederim, kötüyü yok ederim.

-Ben ülkemin menfaatini her şeyin üstünde tutarım, ben dünyanın globalleştiğine inanıyorum o nedenle global düşünüyorum.

-Ben insanları biz ve onlar diye ayırmıyorum, biz diye bakıyorum.

-Ben demokrasiye inanıyorum ve tam demokrasi için de var gücümle çalışacağım.

-Ben demokratım ama gerektiğinde büyük kitlelere de kafa tutmasını bilirim.

-Ben dini vecibelerimi yerine getiririm bu benim tercihim ama ben başkalarının tercihine karışmam. Büyük Atatürk’ e biz sevgimizi icraatlarımızla kanıtlarız. Sokak eylemleri ile değil.

-Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve bu çatı altında çeşitli etnik gruplar olarak hep biriz eşitiz ve hep birlikte Türkiye’yiz.

-Ben ulaşım ve iletişimin öneminin ne olduğunu kısacası çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmanın yolu buradan; Demokratikleşmeden ve ekonomik refah düzeyimizin yükseltilmesinden geçtiğine inanıyor ve bu eksikliklerin giderilmesi konusunda var gücüyle çalışacağım müjdesini veriyordu.

-Kısaca çağdaşlaşmanın ne olduğu konusunda büyük Atatürk’ün gösterdiği hedefi yakalamak benim görevim” diyordu.
Büyük Atatürk “ÇAĞDAŞ MEDENİYETLER SEVİYESİNİ YAKALAYIN” diyordu.

Biz de onu yakalamanın kriterlerini biliyor ve uyguluyoruz diyordu.

Şimdi halkın seçeceği Cumhurbaşkanı adayını siyaset dışında arayanlar; halk desteğinden bi haber olanlar ve bu desteğin ne anlama geldiğinin bilincinde olmayanlar ve muhtar bile olamaz diyen zihniyetler sadece muhtar olamaz deselerdi; haklılıklarını açık beyan ederdim. Ancak ‘’ bile ‘’ demeleri onları haksız kıldı.

Evet o muhtar olmadı, Başbakan oldu şimdi de Cumhurbaşkanı.

Ben sayın Başbakanın, inanç, kararlılık ve azmin birleşebildiği çok ender kişilerden birisi olduğunu düşünüyorum. Porte bunu gösteriyor.

Şimdi Türkiye yeni bir döneme giriyor. 10 Ağustos bir milat olacak ve Türkiye inanıyorum ki başkanlık sistemine doğru hızlı adımlarla ilerleyecek ..

Hayırlı olsun…

Önemli not: Muhtar olamaz diyenler acaba köy azası olabildiler mi? diye de bir sorum olacak.  
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner42

Haber Sabah
Manset24 Haberleri
Haber Entel