Koşuyoruz, bir kuş gibi geleceğe uçuyoruz
Dertlerimizi sırtımıza yükleyip, küfe misali taşıyoruz
Tasa ediyor, geçmişi sürekli kaşıyoruz
Bırak, geçmişi bırak, geleceğe, sadece geleceğe bak!
***
Yarınlar umuttur, dün geçti, artık geri gelmez
Bak, atan, deden, ninen toprak oldu, giden gelmez
Geleceği gör, geçmişi artık bırak
Bırak, geçmişi bırak, geleceğe, sadece geleceğe bak!
***
Sultanlar, nice Hanlar, hakanlar unutuldu gitti
Saraylarda yaşayanların da ömrü bitti
Dünden ne kaldı, geçmişi geride bırak
Bırak, geçmişi bırak, geleceğe, sadece geleceğe bak!
***
Niceleri, mal, mülk ile tasalandılar
Bire bir daha katmak için haramdan da pay aldılar
Mal da yalan, mülk de yalan, yalanla uğraşmayı bırak
Bırak, geçmişi bırak, geleceğe, sadece geleceğe bak!
***
Karamanoğlu diyor ki; Namın yürüsün
Geçmişi düşünme, geleceğe odaklan, gelecek büyüsün
Gülümse, helal lokma ye, o zaman büyüksün
Bırak! geçmişi geçmişte bırak, geçmişte kalırsan, bir hiçsin, bir noktadan da küçüksün...
(Karamanoğlu)