İstifa etmek bence en erdemli davranış biçimidir. Ancak istifa bir menfaat karşılığı yapılıyorsa işte bu da tam bir erdemsizlik göstergesidir.
Örneğin siyasi partilerde sıkça rastladığımız istifaların bazıları gerçek anlamda takdire şayan istifalardır. Siz bir siyasi partinin programını ve tüzüğünü okuyarak o partiye kayıt yaptırıyorsunuz. Ancak kayıt olduğunuz siyasi kurum programına ve tüzüğüne uymuyorsa yağacağınız en erdemli davranış istifa etmektir. Partiniz programını ve tüzüğünü uyguluyor ancak bunun yanında ülke menfaatlerine aykırı olabilecek ya içinde ya da içinde bulunanlarla iş birliği yapıyorsa yine de yapacağınız en doğal ve en erdemli davranış bunu kamuoyu ile paylaşarak ayrılmaktır.
Bu tür istifaları kimse kınamamalı kınayamaz da. Yok siz partinizi yere göğe sığdırmayacaksınız. Seçim dönemlerinde beklentileriniz yerine gelmiyor diye kalkar hadi bana eyvallah derseniz işte orada size kimse “çok iyi yaptın” Allah yolunuzu açık etsin demez, çünkü etik değildir. Partiniz sizi aday göstermiyorsa yüreğiniz yetiyorsa ve kendinize güveniyorsanız yapacağınız en erdemli davranış partinizin aday belirleme yöntemine karşı duruş sergilemenizdir.
Bugün ülkemizin hiçbir siyasi partisi kendi içinde demokratik yöntemler uygulamıyor. Başta aday belirleme, kongreler, delegeler, üye yapılanmaları hiç biri demokratik ortamlarda yapılmıyor.
Ve hiçbir siyasi parti bu konuda bir rahatsızlık duymuyor, sesi bile çıkmıyor. Acaba hiç düşündünüz mü neden? Çünkü tek seçiciler Genel Merkezin üst yöneticileri, onların belirleyici olmaları işlerine geliyor da ondan. Halk kimi isterse istesin bu tüm siyasi partilerimizin kronik hastalığıdır. Ve kimsenin sesi çıkmadığı için bu konuda seçim dönemlerinde kimsenin konuşmaya hakkı yoktur. Seçim öncesi ülke demokrasisinin gelişmesi doğrultusunda verilecek en kutsi mücadele bu antidemokratik 12 Eylül’den kalma seçme seçilme haklarının birilerinin eline verilmesini engelleyecek yasal düzenlemenin yapılmasıdır. Bana göre sadece anti demokratik bir yöntemden de öte aynı zaman da psikolojik bir şiddet olayıdır. Ama kimsenin karşı duruş sergilediği yok. O zaman da konuşmaya veya aday gösterilmedim diye serzenişte bulunmaya veya istifa etmeye hakkı yok. Bana o kişinin partiliği konusu pek inandırıcı gelmiyor. O nedenle de tepkiler oluşuyor ve bu tepkilerin haklılığını kimse tartışamaz tartışmamalıdır. Haksızlıklara karşı duruş sergilemezseniz haksızlıklara uğramanız kaçınılmazdır.
Seçim dönemlerinde mensubu olduğunuz partinin aleyhine çalışıyorsanız, bu bir suçtur. Ve her partinin tüzüğünde bu tür eylemlerde bulunanlar kesin ihraç talebi ile disiplin kurullarına sevk edilir diyor. Gel gelelim bu maddenin uygulandığını hiç görmedim. Bu konuda da siyasi partilerimiz bu uygulama ile “her kim ne yapıyorsa yanında kar kalıyor” uygulamasını yapıyorlar. Son günlerde ilimizde de önemli istifalara tanık oluyoruz. Bunlarla ilgili çok fazla bir bilgi elimizde olmadığından yorum yapamıyoruz. Gerekli açıklamaları yaptıklarında elbette gereken değerlendirmeyi yapacağız.