2018-05-26 12:22:50

SEÇİM MEYDANLARI

İsmail AYDIN

26 Mayıs 2018, 12:22

Türkiye'de alışa gelmiş seçim atmosferinden farklı bir seçim sürecine girildi.
Çevre kirliliği, gürültü kirliliği pek yaşanmıyor, yaşanmayacak gibi de gözüküyor. Bu bir çağdaşlık örneğidir. Sadece miting meydanlarının süslenmesi ve sonrasında temizlenmesi seçmenin memnuniyetini arttırıyor. Seçim anonsu yapan araçların çağdışı ve insanları rahatsız gürültülerinden kurtulan şehir sakinleri hallerinden memnun gözüküyor. olmasından daha doğal ne olabilir ki. Liderler TV'de yaptıkları söyleşilerle izlenme rekorları kırıyorlar. Temel Karamollaoğlu kendinden emin ve sempatik tavırları ile ilgi topladı. Dikkatle izledim her şey iyi güzel de Türkiye'nin kronikleşmiş hastalığından onun da kendini soyutlayamadığını gördük. Meral Akşener konuşuyor ama bir şey söylemiyor klasik muhalefet anlayışı varsa yoksa iktidar eleştirisi. Başka söyleyecek sözü yok bol bol konuşuyor ama hiçbir şey söylemiyor. Beni asıl şaşırtan ve akılda kalacak şeyler söyleyen Muharrem İnce oldu. Sayın İnce konuşmuyor biir şeyler söylüyor. 

CHP'nin bugüne kadar telafuz bile edemediği şeyleri söylüyor ve tabuları yıkıyor. Örneğin siz şimdiye kadar CHP'den profosyonel Ordu kelimesini duydunuz mu? Tam rekabet ortmanını getireceğiz diye bir kelime duydunuz mu? 2 ay temel eğitiminden sonra bu insanların niye işinden gücünden edelim gibi söylemler CHP'nin geçte olsa yeni dünya düzenine geçmeden iktidar olunamayacağını kavramış gözüküyor. Yetmedi Sayın İnce müteşebbis girişimcilerden bahsediyor onların önündeki engelleri kaldıracağını söylemesi, traktör, kamyon, otobüs şoförlüğü yaparak halkla bütünleşmesi seçmeni şaşırtıyor. Halkın da beklentisi bu yöndedir.

Kısacası Muharrem İnce CHP çizgisinin çok ilerisinde bir çizgi çizdiği gerçeğini hiç kimse gözardı edemez. AK Parti'ye gelince AK Parti icraatları ile dolar neden arttı. Çünkü Türkiye'yi finanse eden bir batı var. 16 yılda 630 milyar dolar Türkiye'ye para girdi ancak üretime değide tüketimle kalkınmayı paralar yollar, köprülere harcanmayıp fabrika yapsaydık çok daha iyi bir ekonomimiz olurdu diye söylüyorlar oysa bilmedikleiri ve medeniyet seviyesnin bir üst ligi ulaşımdır. Siz fabriks kurdunuz mal ürettiniz o malı nasıl nakledeceksiniz. İşte kafaların basmadığı yer burası. Dövizin yükselmesi girişimciyi çok zor duruma sokacağı kesin bu da Türkiye'nin kronikleşmiş sorunlarından biri olan sıcak para yani hala portföy ekonomis ile ekonomimizi yürütmemiz sıcak paraen çabuk kaçabilen bir para olduğu için yatırımcı sermayeyi yeterince Türkiye'ye çekemedik. Cari açık var bir de bütçe açığ varsa bu nakit açığını arttırıyor. Kredi notunuzu düşürürler. Elebette siyasi kararlarda veriyorlar. Ama çifte açığın izah edebilirliği zor. Yatırımcılar seçim sonrasını ister istemez düşünmek durumundadır. Yani ekonomik model buraya kadar bundan sonra sadece kamuyu düşünmek KPSS'li memurlaralmak yerine müteşebbis girişimciyi düşünmeli onun önünü açmalı özel sektör devletin sırtındaki kamburu kaldıran en büyük argümandır. Yatırımcıları ikna etmek yerine duymak istemediklerini duydukları konusunda hemfikir.
Ekonomik kurmaylar yeni bir model çizmeli ve bu yapıyı değiştirmeliyiz. Tarım, sanayi politikalarımızı gözden geçirmeliyiz. Dış güçlere her şeyi bağlamak bence doğru değil. AK Parti 2003-2008 yıllarında uyguladığı ekonomik politikalarla faizleri yüzde 8 yüzde 7'lerde tutabiliyordu ise bugünde bunu yapabilir.
Devam edecek.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.