2025-08-21 10:58:25

SENDİKALARIN KÖR NOKTASI 

Şeyma Bilgi

21 Ağustos 2025, 10:58

Kadın sesi olmayan sendikalar, aslında toplumun yarısını susturur.

Sendikalar yalnızca maaş pazarlığı yapan kurumlar değildir; kamu çalışanlarının onurunu, emeğini ve geleceğini temsil eder. Ancak bu temsilin içinde kadın sesi yoksa, o sendikanın gücü de eksiktir. Bugün sendika kürsülerinde erkeklerin gür sesleri yankılanırken, kadın memurların talepleri çoğu kez “ikincil başlık” gibi görülüyor: kreş hakkı, doğum izni, şiddetten korunma, esnek çalışma… Oysa bu meseleler yalnızca kadınların değil, doğrudan kamu hizmetinin kalitesi ve toplumun geleceğiyle ilgilidir. Kadın sesi olmayan sendika, aslında halkın yarısını da yok sayar.

Türkiye’deki memur sendikalarının en büyük sorunu, günümüzün hızına ve yeni kuşak memurların beklentilerine ayak uyduramamalarıdır. Eski alışkanlıklarla yürütülen sendikal anlayış, genç memurların gözünde artık inandırıcılığını kaybediyor. Kadınlar ise bu tablonun en görünmez mağdurları. Onların sesi, sorunları ve çözüm önerileri yok sayıldıkça, sendikalar yalnızca geçmişin örgütü gibi kalıyor.

Kadınların sendika yönetimlerinde yer almaması, toplu sözleşme masasında da ciddi kayıplara yol açıyor. Esnek çalışma, doğum sonrası izinler, kreş imkânı ya da mobbing karşıtı düzenlemeler… Bunlar gündeme gelmediğinde yalnızca kadın memurlar değil, bütün kamu çalışanları ve toplum zarar görüyor. Çünkü güçlü kadın temsili olmayan sendika, aslında kamu hizmetini zayıflatan bir sendikadır.

Gökyüzü de bu dönemin dönüşümünü işaret ediyor. Başak burcundaki Regulus Yeni Ayı detay, denetim ve şeffaflığı ön plana çıkarıyor. Bu da sendikaların hesap verilebilirlik baskısının artacağını, kulislerin ve gizli ajandaların ortaya çıkacağını gösteriyor. Satürn’ün Balık’taki seyri, perde arkasında dönen oyunların açığa çıkacağını işaret ediyor. Uranüs’ün Boğa burcundaki etkisi ise ekonomik koşullar değiştikçe sendikaların eski düzenle ayakta kalamayacağını söylüyor. Yani gökyüzü açıkça diyor ki: sendikalar ya yenilenecek ya da küçülüp etkisizleşecek.

Bugün kadınları görmezden gelen sendikalar, yarın kendi tabutlarını çakmış olacak. Çünkü kadın sesi olmayan sendika, genç memurun enerjisini de kaybeder; halkın güvenini de. Geleceğin sendikası, kadınların taleplerini merkeze alan, şeffaf, hesap verebilir ve vizyoner bir sendika olacaktır. Benim öngörüm nettir: kadın emeğini dışlayan sendikalar önümüzdeki dönemde çözülür. Şeffaf olmayan yapılar güç kaybeder. Değişime öncülük eden, kadın sesiyle büyüyen sendikalar ise ayakta kalır ve tarih yazar.

Kadın sesi olmayan sendika, yarım sendikadır. Yarım sendika ise kamuya tam hizmet veremez.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.