Yaşar Kemal’in kendisini sevdaya, edebiyata, demokrasiye, barışa ve insan haklarına adamış örnek bir yazar olduğunu belirten Özen açıklamasını şu şekilde sürdürdü; “Böylesine bir üstadın edebi hayata göç etmeden önce son vasiyeti de yine barış ve demokrasiden yana olmuştu. Kasım 2014'te Bilgi Üniversitesi'nin kendisine 'fahri doktora' unvanı vermek için düzenlediği törene sağlık sorunları nedeniyle katılmayan Yaşar Kemal'in gönderdiği mesaj, adeta okurlara bırakılmış bir vasiyetti. Yaşar Kemal gönderdiği mesajda şöyle demişti: "Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun. İki, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın. Kimse kimseyi aşağılayamasın. Kimse kimseyi asimile edemesin. İnsanları asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin. Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki, bir kültürü yok edenlerin kendi kültürleri, insanlıkları ellerinden uçmuş gitmiştir. Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar."
Vefatından üç ay önce yazdığı bu mesaj Yazar Yaşar Kemal’in ne kadar hassas, ne kadar insancıl ve demokrasi – barış gönüllüsü, onurlu bir yaşam savaşçısı olduğunu bir kez daha gösteriyordu. İnanıyorum ki tüm okurları Yazarın bu mesajını bir emir, bir yaşam, bir görev olarak kabul ederek bu barış ve demokrasi bayrağını kalıcı kılabilmek adına tüm emek ve dirayetlerini ortaya koyacaklardır. Hakkın rahmetine uğurladığımız edebiyatın büyük ustası Yaşar Kemal’in eserleriyle yaşayacağına inanıyorum. Sevenlerine ve ailesine başsağlığı diliyorum”