2019-10-02 17:44:26

ARTIK OYLAR DA ASLANIN AĞZINDA

Ramazan Duman

02 Ekim 2019, 17:44

Ülkemiz, yaklaşık olarak 18 yıldır aynı iktidarın ve aynı muhalafetin yönetimi altındadır. Siyasi partiler olsun siyasetçiler olsun hiç bir zaman değişmedi hayatımızda. Yıllardır dilimize pelesenk olmuş gibi hep sorduğumuz soru şuydu; Oyunu kime verdin? Bu soruyu yönelttiğimiz herkes, "AK Parti'ye verdim" cevabını alınca: Niye ona verdin? sorusunu sordu yıllarca. Cevap olarak da Başka parti mi var kime oy vereyim? yanıtını aldık. Aslında doğru, muhafazakar bir kişiyi ele alalım. Yıllardır siyasi argüman olarak en güçlü parti AK Parti. Durum böyle olunca da bu adam kime oy verecek. CHP'ye mi? MHP'ye mi? VATAN Partisi'ne mi?

18 yıldır siyasi üstünlüğünü kanıtlayan AK Parti, yıllardır nereye oy vereceğini bilmeyen milyonlarca vatandaşın oyunu bu şekilde almıştı. Neden? Çünkü, alternatif partiler yoktu, var olan partilerin de siyasi bir atraksiyonu yoktu yani etkisiz eleman konumundaydılar.

PARTİLER ARTIK YAŞ YERE BASMIYOR

Yıllardır AK Parti'nin gölgesi altında kalan CHP bile son yerel seçimlerde beklenmedik bir hamle yaparak, kendi içinden olan partilileri aday göstermek yerine, mesela Ankara'dan eski ülkücü olan Mansur Yavaş'ı İstanbul'dan ise eski Anap'lı karadenizli muhafazakar bir ailenin çocuğu olan Ekrem İmamoğlu'nu aday gösterdi. Sonuçta yıllardır AK Parti'nin kalesi olan İstanbul ve Ankara kazanılmış oldu. Demem o ki, artık partiler ve siyasiler kirlenmiş, yıpranmış, çok fazla medyatik olmuş, adı şaibelere karışmış adaylar istemiyorlar. Hiçbir siyasi parti, kazanamayacağı adayla yoluna devam etmek istemiyor.

PARTİLERDE ALTERNATİF ÇOK

Son dönemlerde herkesin özellikle muhafazakar kesimin şikayetçi olduğu konu, AK Parti dışında başka güçlü bir muhafazakar bir parti olmamasıydı. Ama şartlar öyle değişti ki, artık eski partiler yeniden canlanıyor, yeni partiler kuruluyor. Son günlerde yeniden canlanan Yeniden Refah Partisi, eski bakan Ali Babacan'ın kuracağı parti, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kuracağı parti, Meral Akşener'in kurduğu parti, bunların hepsi vatandaşta bir karşılığı olan ve tanınmış partiler olması, AK Parti'ye karşı alternatif olabileceklerini gösterdiler. Artık seçimlere kimse favori olarak giremeyecek. Çünkü her kesimden ve her partinin bir alternatifi olacak. MHP'de umduğunu bulamayan ya da vizyonunu beğenmeyen bir vatandaş, İYİ Parti'ye kayacak. Yıllardır AK Parti'ye oy veren ve artık yeter diyen bir vatandaş, alternatif olan başka muhafazakar partilere oy verebilecek. Tabi bu vatandaşın alternatifi de yeni kurulan sağ partiler olacaktır.

SEÇİMLERE DAHA FAZLA PARTİ KATILMALI

Son İstanbul Belediye seçimleri bize adeta siyasi bir ders verdi. Neydi o ders biliyor musunuz? Ne olursa olsun milletle "İNATLAŞMAYACAKSIN" artık millet yanlışı da doğruyu da çok iyi biliyor. Son seçimler bize şunu gösterdi ki, sağ partinin adayına oy vermiş biri, iptal edilen seçimden sonra sol partiye oy verdi. Onun için aradaki fark ilk seçimde 13 bin, ikinci seçimde 806 bin. Sizce bu aradaki oy farkını kim oluşturdu? Tabiki de sağ görüşlü vatandaşlar verdi. Her zaman söylüyorum. Siyasi partiler ne kadar çok artarsa, demokrasimiz de o derecede artar. Siyasi ufkumuz genişler, rekabet artar, yolsuzluk azalır, adalet mekanizması çalışır, denetleme kolaylaşır, siyaset disiplin altına alınır. Önümüzdeki seçimlerin çok partili olarak yapılması ve bir çok partinin kabusu olan yüzde onluk barajının bir an evvel kaldırılmasını tavsiye ediyorum. Seçime giren her partinin, aldığı oy oranında partisini mecliste temsil etmesini doğru buluyorum. Yüzde 9 oy almış bir partinin meclis dışı bırakılması o partiye oy veren vatandaşların demokratik haklarına pençe vurulması olarak yanlış buluyorum.

Son olarak önümüzdeki seçimlerin ülkemiz adına, çok daha faydalı ve verimli geçeceğine inanıyor, demokrasimiz adına daha başarılı geçmesini temenni ediyorum.

Saygılar sunuyorum...

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.